BE ABLE TO

“Can” ile aynı anlamı vardır. Fakat başındaki “be” farklı tense’lere uyum sağlamasına yarar.

OLUMLU: I was able to drive. (Araba sürebilirdim.)

OLUMSUZ: She isn’t able to paint. (O boyayamaz.)

SORU: Are they come with us? (Bizimle gelebilirler mi?)

OLUMLU: He will be able to walk!

OLUMSUZ: I haven’t been able to walk long distances recently. (Son zamanlarda uzun mesafe yürüyemedim.)

SORU: Am I able to buy it, please? (onu alabilir miyim, lütfen?)

“Succeed ve manage”de aynı anlamları verir.

You manage/succeed to buy it. (Satın alabirsin onu.)

Comments